Beyin göçü son yıllarda çok sayıda kalifiye insanın diğer ülkelere gitmesine yol açmıştır. Kalifiye olan iş gücünün gelişmiş ülkelere göç etmesi, ülke için bir kayıp anlamına gelmektedir. Genellikle az gelişmiş ülkelerde görülen bu olaya, gelişmekte olan ülkelerin nüfusunda da rastlanmaktadır. Genellikle genç nüfusun ülke içinde kaybına yol açan bu durum, nitelikli vatandaşını kaybeden ülkeler için olumsuz bir durum olmaktadır. İş gücü göçü veren ülkelerde, göç veren sektörün çok gelişmediği ya da iş şartlarının çalışanları tatmin etmediği görülmektedir. Kendini geliştirmek isteyen nitelikli iş gücü, sektörün daha da geliştiği ülkelere gitmek istemektedir. Ayrıca nitelikli personelin yaşadığı maddi sıkıntılar da başka ülkelere göç etme isteğini artırmaktadır.
Bu Yazımızda Neler Var:
Beyin Göçü Ne Demektir?
Beyin göçü ne demektir sorusuna verilebilecek en doğru cevap, “ülkenin, nitelikli iş gücünü kaybetmesidir” şeklindedir. Nitelikli çalışanların başka bir ülkeye giderek o ülkedeki sektörü canlandırması, göçü veren ülkenin geri kalma düzeyini artırmaktadır. Katma değeri yüksek ürün ve hizmetlerin üretilebilmesi için nitelikli iş gücüne her zaman ihtiyaç duyulmaktadır. Katma değeri yüksek olan ürünler, ülkelerin dış ticarette avantaj elde etmelerine yardımcı olacaktır. Nitelikli iş gücünün başka ülkelere gitmesi, ülkenin yavaş yavaş sektörel bazda güç kaybetmesine yol açacaktır. Son yıllarda üniversitede öğrencilerinin de gelişmiş ülkelere göç ettikleri görülmektedir. Daha iyi bir iş hayatı ve sosyal hayat için, dış göçlerin tercih edildiği bilinmektedir. Kendi ülkesinde düşük bir refah seviyesinde yaşamak istemeyen iş gücü, gelişmiş ülkelere daha iyi şartlarda yaşamak için gitmek istemektedir.
Genellikle Hangi Alanlar Beyin Göçü Vermektedir?
Beyin göçü çok sayıda alanda görülen bir durumdur. Bu durum; ülke bazında, göç veren sektörlerin gelişme hızını azaltmaktadır. Geri kalan sektörler de gittikçe zayıflayarak üretkenliklerini kaybetmektedir. Göçün verildiği alanlar ülkemizde genellikle tıp ve mühendislik alanları olmaktadır. Sanayi sektörü için dinamo niteliğindeki kalifiye mühendisler, daha iyi yaşam şartları için başka ülkelere gitmektedir.
Dünya genelinde yapılan göçlere ilk kez İngiltere’de rastlanılmıştır. İngiltere üzerinden 1960’lı yıllarda Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ne çok sayıda göç gerçekleşmiştir. İlerleyen yıllarda dünya genelinde, başka ülkelere yapılan göç sayısı da hızlı bir şekilde artmıştır. Emek için iş gücünün serbest bir dolaşım hakkına sahip olduğu bölgelerde, göç olayları daha yoğun bir şekilde yaşanmıştır. En çok beyin göçü veren ülkeler sıralamasında ilk sıralarda; İsveç, Norveç ve Almanya yer almaktadır.
Göç Edenlerin Yaşadıkları Sıkıntılar Nelerdir?
Beyin göçü, göç edenler için de zorlukları bulunan bir süreçtir. Başka bir ülkeye göç edenler öncelikle dil konusunda sıkıntılar yaşayabilmektedir. Dil probleminden sonra, gidilen ülkenin kültürüne uyum sağlama hususu da bazı durumlarda göç edeni zorlayabilmektedir. Öğrenci olarak gidenler, aldıkları desteklerin yetersiz olması nedeni ile gittikleri ülkede bazı problemler yaşayabilmektedir. Gençler için bu dönem ciddi anlamda zor olmaktadır. Okumak için gittikleri ülkede geçim sıkıntısı yaşayanlar, geçim mücadelesine girerek eğitimlerine ve kendilerini geliştirmeye yeteri kadar zaman ayıramamaktadır.
Dünya Genelinde Durum Nedir?
Beyin göçü konusunda dünya geneline, kalifiye personel sağlamada Türkiye, üst sıralarda yer almaktadır. Göç nedeni ile ülkelerin atıl olan sektörlerinin canlandığı görülmektedir. Geçmişten günümüze kadar tüm göçler incelendiğinde, yaşanmış olan tüm göçlerin aslında her zaman nitelikli elemanlar üzerinden gerçekleşmediği de görülmektedir. Türkiye’den Almanya’ya yaşanan niteliksiz eleman göçleri sayesinde, Almanya’nın ihtiyaç duyduğu emek gücü fazlasıyla karşılanabilmiştir.
Almanya’nın yayımladıkları raporlara göre; 2.Dünya Savaşı sonrasında hızlı bir şekilde gelişerek bugünkü Almanya olmasında Türkiye’nin sağladığı iş gücü göçü etkili olmuştur. Göç eden Türklerin sergiledikleri üstün çalışma gayreti sayesinde Almanya hızlı bir şekilde gelişmeyi başarmıştır. Yayımlanan diğer raporlar da göstermektedir ki 2025 yılına kadar Dünyada beyin göçü; Kanada, İngiltere, Almanya ve Amerika gibi ülkelere ciddi anlamda gerçekleşmeye devam edecektir. Bu göçlerin önüne geçmek için, ülkede kalifiye elemanları ülkede tutacak çalışma ve yaşam şartlarına ulaşılması gerekmektedir. Sektörel anlamda yapılan iyileştirmelerle göç hızı yavaşlatılabilecektir. Beyin göçü Yararları ve Zararları da ülkelerin dikkate alması gereken konular arasındadır.
