Tarihin en korkunç oteli olarak bilinen Cecil Otel, Los Angeles’ın en ünlü otelleri arasında yer alıyor. Peki bu denli popüler olmasına rağmen bu oteli korkunç ve ürkütücü kılan tam olarak ne diye sorduğunuzu duyuyoruz. Cecil Hotel, zamanın bir bölümünde seri katillerin kaldığı, gizemli cinayetlerin işlendiği ve hatta hayaletlerin dadandığı bir otel olarak tarihe geçmiştir. Öyle ki Los Angeles halkı da otelin normal olmadığını ve korkunç bir güç tarafından lanetlendiğini iddia ediyor.
Cecil Hotel hikayesi itibariyle pek çok belgesele ve filme de konu olmayı başarmıştır. Karanlık geçmişinin yanında bir hayli medyatik olan bu otelde yaşananlar sizleri hayrete düşürecek. Gelin, bu lanetli otelin tarihine ve otelde yaşanan korkunç olaylara tek tek bakalım.
Bu Yazımızda Neler Var:
Cecil Otel ve Otelin Kanlı Tarihi
Cecil Otel, 1924 yılında o dönemin en lüks otelleri arasında yer almak üzere inşa edilmiş oldukça görkemli bir yapıdır. Otel, inşa edildiği ve hizmete açıldığı ilk dönemlerde dönemin ünlü simalarını ağırlamış ve sosyetenin bir numaralı otellerinden biri olmuştur. Fakat 1929 yılında meydana gelen Büyük Buhran ile Cecil Hotel’in de şimdiki kaderi çizilmiş olacaktır. Buhran döneminde batmanın eşiğine gelen otel, zamanla izbe bir hal almaya başlamıştır.
Pek çok tuhaf ve korkunç olayın yaşandığı otelde tam tamına 16 ölüm gerçekleşmiştir. Bunun yanı sıra otel, bir dönem dünyanın en meşhur şeri katillerine bile ev sahipliği yapmıştır. İşte Cecil otelde ölüm ve korkunun yaşandığını kanıtlayan olaylar:
1- Cecil Otel’de İlk Ölüm
Otelde yaşanan ilk ölüm vakası 1931 tarihinde gerçekleşmiştir. Norton ismiyle otele kayıt yaptıran 46 yaşındaki bir adam, otel odasında zehir içerek intihar etmiştir. Norton takma isimli bu adamın cesedi ise ölümünden neredeyse 1 hafta sonra bulundu. Norton’dan sonra otelin odalarında pek çok intihar vakası daha yaşanmıştır. Dönemin zorlukları düşünüldüğünde insanların maddi sorunları yüzünden intihar ettikleri düşünülmektedir.
2- Cecil Hotel Elizabeth Short Hikayesi
Cecil Otel, tarihin en korkunç cinayetlerinden birine ev sahipliğine yapan lanetli bir oteldir. Bu kanıya Elizabeth Short isimli kadının hikayesini okuduktan sonra siz de varabilirsiniz. Black Dahlia olarak da tanınan Short, otelin en ünlü konuklarından biri olmuştur. Fakat tarihler 15 Ocak 1947’yi gösterdiğinde genç kadının parçalanmış cesedi otel yakınlarında bulunmuştur.
Cesedin ortadan ikiye ayrılmış halde bulunması bu cinayetin ne denli korkunç olduğunun ne yazık ki tek göstergesi değildir. Short’un vücudunda sayısız kesik bulunmuştur. Aynı zamanda genç kadının öldürüldükten sonra tecavüze uğradığı da ortaya çıkmıştır. Cesede bakıldığında kadının yüzünde ağzından 7 santim yukarıya kesiklerin atıldığı da görülmektedir. Ne yazık ki genç kadının katili günümüzde dahi bulunamamıştır.
3- Cecil Otel’in Önemli Konuğu: Richard Ramirez
Tarihler 1985 senesini gösterdiğinde otel bu defa ABD tarihinin en korkunç seri katillerinden birini ağırlamaktadır. “Gece Takipçisi” olarak bilinen Richard Ramirez, bir müddet Cecil Otel’in odalarından birinde kalmıştır. Ramirez, tam bir sene içerisinde 13 kişiyi öldürmekle suçlanmaktadır. Korkunç seri katil ifadelerinde de ruhunu şeytana sattığı için bu tip cinayetler işlediğini dile getirmiştir.
Cecil Otel’de yaşayan katil, cinayetlerin ardından kıyafetlerini değiştirerek otele giriş yaptığını da belirtmiştir.
4- Cecil Otel Tarihinin En Tuhaf Vakası
Cecil Hotel Los Angeles sınırları içerisinde yer alan izbe otellerden biridir. Otel, ucuz olmasu sebebiyle genellikle dar gelirliler ve öğrenciler tarafından tercih edilmektedir. 2013 yılında gerçekleşen bu tuhaf olayda da otelde yaşayan baş kahraman Elisa Lam isimli genç bir öğrencidir.
Kanadalı Elisa, tek başına tatil yapmak için Los Angeles’a geliyor ve Cecil Otel’e giriş yapıyor. Bir müddet otelde kalan Elisa, ortadan aniden kaybolunce genç kadının ailesi ve arkadaşları harekete geçiyor. Elisa ile ilgili pek fazla bilgiye ulaşamayan Los Angeles polisi, genç kadının kaybolmasından 10 gün sonra otelin kamera kayıtlarını istiyor. Kamera kayıtları ise genç kızın ortadan kaybolduğu gecede yaşanan bir hayli tuhaf bir olayı gözler önüne seriyor.
Elisa Lam, kaybolduğu gece otelin 14. katındaki asansöre biniyor ve asansörün hareket etmesini bekliyor. Asansör hereket etmeyince dışarı doğru bakan Elisa bu hamlesinden sonra tuhaf davranışlar sergilemeye başlıyor. Asansörde saklanmaya çalışan genç kadın bir müddet sonra asansörden dışarı çıkarak görünmeyen bir şeyle iletişim kurmaya çalışıyor. Genç kadının bedeni de bu sırada tuhaf bir hale bürünüyor. Bir müddet sonra kameranın kadrajından çıkan kadın tamamen gözden kayboluyor.
Kamera kayıtlarına bakılmasından birkaç gün sonra otelin musluklarından tuhaf bir koku gelmeye başlıyor. Bunun üzerine su tankına çıkan yetkililer tankın içerisinde Elisa Lam’ın cansız bedenini buluyor. Genç kadına yapılan otopsi sonucunda herhangi bir zararlı maddeye rastlanılmıyor ve kadının su tankında boğulduğu anlaşılıyor. Fakat bu ölüm, beraberinde pek çok cevapsız soruyu da getirmiş oluyor.
