USD35,49
%0.16
EURO36,48
%-0.36
JPY0,228100
%-0.0074
RUB0,346900
%1.27
GBP43,29
%-0.53
EURO/USD1,03
%-0.24
BIST9.977,94
%1.13
GR. ALTIN3.081,27
%-0.39
BTC105.072,19
%0.5
  1. Haberler
  2. Haberler
  3. Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan

Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan

Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan
Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Anonimliğin az olduğu modern çağımızda, bir kimsenin adını bilmeden onun dünyaca ünlü olabileceğini düşünmek inanılmaz görünüyor. Yine de tarih boyunca, hiç kimse tarafından gerçek kimliğini bilinmeden dünya sahnesinin dikkatini çeken insanlar olmuştur. Tabii ki, her zaman kötü nedenlerle ünlü olan ve kimliklerini gizli tutmak için büyük çaba harcayanlar olmuştur. Ancak bu gizemli insanların bazıları görünüşte şans eseri veya olağanüstü bir durum gibi görünen kültürel ve tarihi simgeler haline gelmiştir. Ne yazık ki, bazıları ölümleriyle ünlü oldu.

10. Düşen Adam

11 Eylül 2001’de Dünya Ticaret Merkezi’ne yapılan terörist saldırıların ardından saatlerce süren görüntü kayıtları var. İzleyiciler, ilk uçağın vurulduğu andan itibaren kameralarını binalar ve çevredeki alanlara doğrulttu. Binalar çökmeden önce dumanlar çıkarken insanların yaşadıkları panik de görüntülendi.

Günün en çarpıcı görüntülerinden bazıları, yanan binaların üst katlarında mahsur kalanların umutsuzluğunu ve trajedisini gösterdi. Kaçış ya da kurtulma umudu olmayan, yaklaşık 200 kişinin pencerelerden atladığı ve yere çakıldığı tahmin edilmektedir. Bu mağdurların medyada yer alması, daha sonra ‘Düşen Adam’ olarak adlandırılan bir fotoğrafın üzerinde yoğunlaşılmasına sebep oldu. Görüntü Kuzey Kulesi’nden baş aşağı düşen bir adamı gösteriyor.

Her ne kadar diğer fotoğraflar adamın düştüğü sırada havada süzüldüğünü gösterse de, onun doğrudan yere düştüğü bu fotoğraf ile çok daha belirgin bir hal alıyor. Düşen Adam küresel ilgi gördü (bazı medya kuruluşları fotoğrafın rahatsız edici olmasından dolayı şikayet aldı), ancak hiç kimse adamın kim olduğunu öğrenemedi.

Bazıları, adamın, uçak çarptığında Kuzey Kulesi’nde çalışan bir restoran çalışanı olan Jonathan Briley olabileceğini öne sürdü. Bununla birlikte, aşağı düşerek hayatını kaybeden tüm insanlar gibi Düşen Adam’ın kimliği de asla resmi olarak doğrulanamadı.

9. Hiroşima Merdiven Gölgesi

Hiroşima ve Nagazaki’nin atom bombardımanları İkinci Dünya Savaşı’na hızlı bir son verdi, ancak insan yaşamının kaybı, savaş tarihinde daha önce görülmemiş şekilde benzersizdi. Bombaların patlaması ve bunların kalıcı etkileri, çoğu sivil olmak üzere 300.000’den fazla kişinin ölümüne neden oldu.

Patlama merkezinin yakınında, patlamanın neden olduğu devasa miktarda ısı saniyeler içinde her şeyi yuttu ve yok etti. Bombalamadan sonra Hiroşima’da çekilen en ünlü fotoğraflardan biri, patlamanın merkezinden yaklaşık 850 metre uzakta taş basamaklarda oturan bir adamın ‘gölgesi’.

Bombanın yarattığı büyük miktarda ısı ve ışığı emen adamın yarattığı izi taşa siyah bir kütle olarak yansıttı. Bilinmeyen kurbanın alt bedeninin şekli açıkça görülebilir. Merdivenlerden geriye kalanlar çoktan yıkılmış ve yeniden inşa edilmiş olmasına rağmen, bu ‘gölgelerin’ fotoğrafı atom bombasının yıkıcı gücünün hatırlatıcısıdır.

 8. L’Inconnue de la Seine

“Seine’nin bilinmeyen kadını” nın hikayesi iyi bilinir ve sık sık tekrarlanır, ancak kimse gerçekten doğru olup olmadığını bilmez. Hikaye, 1880’lerin sonlarında genç bir kadının cesedinin Paris’teki Seine Nehri’nden çıkarıldıktan sonra çekilmiş.

Vücudunda herhangi bir şiddet belirtisi yoktu ve ölüm nedeninin intihar olduğu düşünülüyordu. Vücut morgda sergilendiğinde, genç kadının güzelliği ve yarı gülen ifadesi ile bir patoloğun ilgisini çekti ve kadının yüzünün bir maskesinin yapılmasını istedi. Çok sayıda kopya üretildi ve alçı dökümünün kopyalarının pazarlarda ve mağazalarda satılması çok uzun sürmedi.

Ölüm maskesi Fransız bohemyası için popüler bir ilham kaynağı oldu ve birçok yazar, sanatçı ve şairin evlerinde bu figür yer aldı. 1960’larda maske ilk ‘Resusci Anne’ CPR mankeninin başı için kullanıldı ve tüm zamanların en çok öpülen yüzü haline geldiği belirtildi.

Bazıları boğularak ölen bir kişinin böyle sakin görünen bir yüz ifadesine sahip olamayacağını ve en azından yüzünün şişlik belirtileri göstereceğini söyledi. Bu gizemli kadının gerçek kimliğine dair hiçbir kanıt bulunamadı.

7. Kevin Carter’ın Sudanlı Çocuk Fotoğrafı

Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan
Kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/The_vulture_and_the_little_girl

1993’te Sudan’da seyahat ederken foto muhabiri Kevin Carter dünyayı şok eden bir fotoğraf çekti. Sudan devam eden bir iç savaş yüzünden korkunç yoksulluk ve kıtlık çekiyordu ve Carter savaştan zarar gören ülkeyi ve halkını fotoğraflamak için Afrika’ya gitmişti.

Ayod köyüne indiğinde Carter, yakınlardaki çalılıklardan gelen düşük bir ses duydu. Yakınlarda bulunan bir beslenme merkezine sürünmeye çalışırken bir çalı arasında fısıldayan, zayıflamış, bitkin bir ufak kızla karşılaştı. Carter’ın çektiği fotoğrafta, genç kız tozlu zeminde sürünürken arka planda bekleyen bir akbaba görünmekte.

New York Times’da basıldığında, görüntü insanların dikkatini bir anda Sudan’daki duruma yöneltti. Sahnenin şaşırtıcı doğası, yüzlerce kişinin küçük kızın kaderini sormak için gazeteyle iletişime geçmesine neden oldu, ancak ne New York Times ne de Kevin Carter onun kim olduğunu ya da ona ne olduğunu bilmiyordu.

Carter, fotoğrafı çektikten sonra kuşu uzaklaştırdı ama hastalığa yakalanmaması için kıza dokunmaması tavsiye edildi. Carter 1994 yılında bu fotoğraf ile Pulitzer Ödülünü kazandı. Ancak bu durumu kendi kazancı için sömürdüğü için eleştirildi. Fotoğraf aynı zamanda Sudan’daki insani çabaya dikkat çekmeyi başarmış olsa da, gelen tepkiler zaten depresyona girmeye başlayan Carter’ı iyice zor duruma soktu. Carter kısa bir süre sonra intihar etti.

6. Everest Dağı’nda Bulunan Vücutlar

Everest Dağı’nın zirvesine tırmanmak, insan vücudunun yapabileceği en zor fiziksel zorluklardan biri olarak kabul edilir. 1922’de ilk dağcılık seferine girişildiğinden beri Everest Dağı’nda yaklaşık 200 kişi öldü ve cesetlerinin çoğu dağda bu güne kadar kaldı. Çığ riski yüksektir ve bu ölümlerin çoğunun sebebidir, ancak birçok insan 8.000 metreyi aşan herhangi bir irtifaya işaret eden ve bir dağcılık terimi olan ‘ölüm bölgesine’ çıktığında ölür.

Bu yüksek irtifada insan yaşamını sürdürmek için yeterli oksijen yoktur ve vücut kendini uygun şekilde iklimlendiremez. Bu koşullar insan vücudundaki hayati fonksiyonları yavaş yavaş bozar, ancak fiziksel zayıflığın etkileri, en deneyimli dağcıların bile dikkatsiz hatalar yapmasına neden olabilir.

Yüksek rakımlardaki koşullar, buraları çıkmak riskli ve çok tehlikeli hale getirir, bu nedenle bazı insanlar öldükleri yerde kalırlar. Bu cesetlerin çoğu tanımlanmış olsa da (ve birçoğunun etrafında bir saygı işareti olarak dikilmiş işaretler var), zirveye giden yoldan geçen dağcılar tarafından kaydedilen bilinmeyen cesetlerin fotoğrafları ve video görüntüleri de var.

En bilineni, yeşil dağcılık botları giyen, dağın kuzeydoğu sırtındaki bir mağarada bulunan ‘Yeşil Botlar’ (Green Boots). Green Boots’un 1996 yılında Everest Dağı kar fırtınasında hayatını kaybeden dağcılardan biri olduğu düşünülüyor ve vücudun kimliği hiç bir zaman % 100 olarak doğrulanmadı.

Kayıp dağcıların cesetlerinin henüz bulunmadığı bazı keşif gezileri de olmuştur. Örneğin, George Mallory 1924 İngiltere Everest seferi sırasında kaybolan bir dağcıydı, ancak 1999’da bir araştırma ekibi bulana kadar cesedinin akıbeti bilinmedi.

Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan

5. Vinnitsa’daki Son Yahudi

“Vinnitsa’daki Son Yahudi”, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra bir Alman ölüm mangası askerinin not defterinde bulunan bir fotoğraftır. Asker, fotoğrafın arkasına, büyük bir toplu mezarın üzerinde diz çökmüş, “bilinmeyen bir Yahudi erkeği” şeklinde bir sözcük yazmıştı. Arkasında, bir asker adamın kafasına bir tabanca tutarken diğer Alman askerleri tarafından çevrelenmiş bir Einsatzgruppen (ölüm mangası) subayları duruyor.

Fotoğraf, Nazi partisinin İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudi halkının kitlesel imhasını ve adamın ifadesiz yüzünü gösteren günümüze gelen birçok tarihi kanıttan biridir. Eylül 1941’de Vinnitsa ve çevresinde 28.000’den fazla Yahudi katledildi ve toplu mezarlara gömüldü. Fotoğraftaki adam ve fotoğrafı kimin çektiği hiçbir zaman bulunamadı. Fotoğrafı çeken adamın da bir süre sonra idam edildiği düşünülüyor.

4. D.B. Cooper

D.B. Cooper, Amerika tarihindeki en kötü suçlulardan biri tarafından kullanılan takma addır. 24 Kasım 1971’de Dan Cooper takma adı altında seyahat eden bir adam (medya daha sonra yanlışlıkla D.B. Cooper olarak adını yazdı) bir Boeing 727’yi uçuşun ortasında kaçırarak mürettebatı ve yolcuları rehin aldı.

Cooper bir uçuş görevlisine çantasında bir bomba olduğunu söyledi ve pilottan Seattle yakınlarındaki hava trafik kontrolüyle temasa geçmesini istedi ve uçak indiğinde 200.000 dolar nakit para, 4 paraşüt ve bir yakıt ikmal kamyonu hazırlamalarını istedi. Yetkililer buna uydular ve Cooper, sadece kokpit ekibini uçakta tutarak Seattle’da yolcuları serbest bıraktı.

Uçak, Mexico City’ye doğru yeni bir rota ile tekrar yola çıktı, ancak uçuş sırasında bir noktada Cooper uçağın arka merdivenini indirdi ve uçaktan paraşütle atladı. Cooper’ın iniş yaptığı tahmin edilen bölgede FBI büyük bir insan avına başladı. Ancak adamın ya da paraşütünün izi bile bulunamadı. Paranın bir kısmı dört yıl sonra Columbia Nehri’nde aşağı yöne doğru akarken bulundu, ancak başka hiçbir maddi kanıt bulunmadı ve FBI soruşturması 40 yıldan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen hala devam ediyor.

Tarihi Olaylarda Yer Almış Ancak Kim Oldukları Bilinmeyen 10 Gizemli İnsan

3. V-J Day Sailor

14 Ağustos 1945’te Japonya’nın nihayet Müttefik kuvvetlere teslim olduğu ve İkinci Dünya Savaşı’na son verdiği açıklandığında, insanlar bunu kutlamak için sokaklara döküldü. New York’ta Time Square meydanı, kanlı küresel çatışmanın sona erdiğinden çok memnun olan insanlarla doluydu. Günün anlamını yansıtan en çarpıcı fotoğraf, foto muhabiri Alfred Eisenstaedt tarafından çekilen ve bir denizcinin kollarına genç bir hemşireyi alarak onu öperken çekilmiş fotoğraftır.

Fotoğraf hızla kültürel bir ikon haline geldi ve Eisenstaedt daha sonra fotoğraf hakkında yaptığı yorumda, denizcinin herhangi bir kadını yakaladığını ve öptüğünü söyledi. Eisenstaedt, genç adamın hemşireyi yakaladığı anda hızlı bir şekilde doğru zamanda fotoğraf çekmeyi başardı. O zamandan beri, çiftin kimliği sürekli bir şekilde tartışıldı.

Farklı erkek ve kadınlar röportajllar vererek kendileri olduğunu söylediler. Yalan makinesi testlerinde ve hatta adli analiz altında incelendiler. Bu iddiaların bazıları diğerlerinden daha muhtemel gibi görünse de, gizemli çiftin gerçekte kim olduğu sonucuna asla ulaşılamadı.

 

2. Bayan Babuşka

Başkan John F. Kennedy’nin suikastı sırasında seyirciler tarafından çekilen film görüntüleri ve fotoğraflar yıllar boyunca sayısız kişi tarafından incelenmiştir. Resmi soruşturma komisyonları ve komplo teorisyenleri, modern tarihin en önemli, şok edici olaylarından birinde gerçekten neler olduğunu araştırmaya çalıştılar ve gerçek, 40 yıl sonra hala tanımlanmayan bir kişi etrafında dönmeye devam ediyor.

Suikastın görüntüleri, başkanın konvoyunun diğer tarafında duran ve bir başörtüsü giyen bir kadını gösteriyor. En önemlisi, bu ‘Bayan Babuşka’nın bir kamera taşıdığı görüldü ve başkanın aracını mükemmel bir açıdan görüyordu. Birçoğu, bu kadının suikaste katılan ve ikinci bir silah atışı yapan birisi olduğunda hemfikir oldu. Bununla birlikte, kadını gösteren net fotoğraflara rağmen, hala kim olduğu tanımlanmadı.

Beverly Oliver adında bir kadın 1970’lerde bu kadının Bayan Babuşka olduğunu iddia ederek ortaya çıktı ve bir Kodak teknisyeni de bu kadının açıklamasına uygun olabilecek bir kadının fotoğrafları tab ettirmek için kendisine bir fotoğraf makinesi getirdiğini söyledi. Ancak Oliver’in açıklamalarındaki tutarsızlık söylediklerinin zamanla önemini yitirmesine sebep oldu.

1. Tiananmen Meydanında Tankın Önünde Duran Adam

Tiananmen Meydanı’ndaki “Tankın Önünde Duran Adamı”ın video görüntüleri tartışmasız kaydedilen en ikonik videolardan biri. 3 ve 4 Haziran 1989’da Tiananmen Meydanı’nda (Tiananmen Meydanı Katliamı olarak da bilinir) düzenlenen öğrencilerin önderliğindeki protestoların şiddetli bir şekilde bastırılmasının ardından Çin ordusu bölgeye takviye göndermeye devam etti.

5 Haziran’da gösterilen video görüntülerinde ilerleyen Tip 59 tanklarının önünde duran bir adamı gösteriyor. Tank adamın etrafında manevra yapmaya çalıştığında adam da yanlara doğru ilerleyip tankın geçmesine engel oluyor. Daha sonra tankın üzerine çıkıp tank sürücüsüyle kısa bir görüşme yapıyor gibi görünüyor. Sonunda küçük bir insan kalabalığına katılana kadar bunu yaklaşık 2 dakika boyunca yapıyor.

Bu güne kadar hiç kimse Tankın önünde duran adam’ın kim olduğunu ya da ona ne olduğunu bilmiyor. Bir Newsweek fotoğrafçısı tarafından çekilen yüksek açılı bir fotoğraf, sahnenin gerçek ölçeğini verir ve bu ilerleyen tankların sayısını gözün görebildiği kadar olduğunu gösterir, ancak adamın yüzü düzgün bir şekilde görünmez. Bazıları onun bir hükümet yetkilisi olduğunu iddia ediyor, ancak bir kesim de bunun daha çok halktan birine benzediğini söylüyor.

Çelişkili resmi raporlardan bazıları adamın kısa bir süre sonra Çin hükümeti tarafından idam edildiğini, diğer raporlar ise adamın kim olduğu hakkında hiçbir fikirleri olmadığını ve daha sonra onu bulamadıklarını söylüyor. Çin’in hükumeti bugüne kadar Tiananmen Meydanı’ndaki bu protestolardan tarih kitapları da dahil olmak üzere hiçbir yerde bahsedilmesine izin vermedi. Ancak Batı için Tankın önünde duran adam Çin’in hükümet sansürüne karşı yapılmış bir protesto ve kanıt olarak hala zihinlerde ve arşivlerde bulunmaya devam ediyor.

 

0
be_endim
Beğendim
0
dikkatimi_ekti
Dikkatimi Çekti
0
do_ru_bilgi
Doğru Bilgi
0
e_siz_bilgi
Eşsiz Bilgi
0
alk_l_yorum
Alkışlıyorum
0
sevdim
Sevdim

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

trparca 2025 ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!