Otizm nedir sorusu merak edilmektedir. Otizm spektrum bozukluğu doğuştan gelen bir rahatsızlık olma özelliğine sahiptir. Bu rahatsızlık doğuştan gelen bir nörobiyolojik rahatsızlıktır. Günlük hayatta, rahatsızlığın ismi, kısa hali ile kullanılmaktadır. Son dönemlerde Otizm konusunun pek çok alanda gündeme geldiği görülmektedir. Rahatsızlığa dikkat çekmek için kamu spotu yayınlarına televizyonlarda rastlandığı da karşılaşılan diğer durumlar arasındadır. Ayrıca bazı televizyon ve sinema yapımlarında da Otizm rahatsızlığına dikkat çekilmektedir. Otizm rahatsızlığının kalıtımsal olup olmadığı merak edilmektedir. Soy ağacında Otizm bulunanların doğumdan itibaren tüm gelişim evreleri dikkatli bir şekilde incelemeye alınmalıdır. Soy ağacında rastlanılırsa, bu rahatsızlığın olma ihtimali, çocukların gelişim döneminde göz ardı edilmemelidir.
Bu Yazımızda Neler Var:
Otizm Spektrum Bozukluğu Ne Zaman Anlaşılabilir?
Otizm spektrum bozukluğu doğumdan itibaren ilk 18 ayda anlaşılabilmektedir. Ancak kesin bir tanı için çocukta 3 yaşının gözlemlenmesi gerekmektedir. Çünkü bu rahatsızlığın olup olmadığı üç yaşında net bir şekilde anlaşılabilmektedir. Rahatsızlık, kız çocuklarına nazaran erkek çocuklarda daha sıklıkla karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Yapılan araştırmalar, erkek çocuklarda Otizm rahatsızlığının daha sık bir şekilde görüldüğünü ortaya çıkarmıştır. Hatta öyle ki, rahatsızlığın erkek çocuklarında görülme oranı, kız çocuklarına oranla 5 kat daha fazladır. Bu rahatsızlığın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Dünya genelinin %1’inde bulunan bir rahatsızlıktır. Rahatsızlığın nedeni bilinmemekle birlikte konu hakkında psikolojik çalışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir.
Neden Erkeklerde Otizm Daha Sık Görülmekte?
Rahatsızlığın erkeklerde çok büyük bir oranda görülmesi dikkat çekmektedir. Kadınlarda X kromozomu iki tanedir. Erkeklerde bu kromozom bir tanedir. Erkeklerde bir tane olan X kromozomunun bir şekilde bozulması ya da bozuk olması durumunda tüm sistem çökmektedir. Otizm rahatsızlığında erken tanı çok önemlidir. Çünkü erken tanı durumunda tedaviye daha erken başlanabilmektedir. Otizm rahatsızlığına başka rahatsızlıklar da eşlik edebilir. Aslında erken teşhis, bu açıdan son derece önemlidir. Örneğin; Otizm rahatsızlığı, zihinsel engellilikle birlikte görülebilmektedir. Böyle bir durumda ilaç tedavisine başlanmalıdır. Tedavi sırasında kullanılacak yöntemin belirlenmesinde erken tanı önemlidir. Bu nedenle Otizm rahatsızlığı süresince verilen Otizm spektrum bozukluğu Eğitimi de önemli olmaktadır. Bu rahatsızlıkta erken ve doğru tanı, rahatsızlığın tedavisinde son derece önemli bir husustur.
Otizm Spektrum Bozukluğu Çeşitleri Nelerdir?
Otizm spektrum bozukluğu rahatsızlığının kendi içerisinde çeşitleri bulunmaktadır. Rahatsızlık üç farklı bölümden oluşmaktadır. Bu rahatsızlığın ilk hali, klasik Otizm rahatsızlığıdır. Bunun dışında Asperger Sendromu ve Apitik Otizm çeşitleri de bulunmaktadır. Klasik Otizm rahatsızlığı sırasında zihinsel engellilik de görülebilmektedir. Otizm çeşitleri arasında yer alan Asperger Sendromu’nda davranış bozukluklarına sıklıkla rastlanılmaktadır. Yani, zeka problemlerinden ziyade davranış bozuklukları bu sendromun belirleyicisidir. Otizm rahatsızlıkları içerisinde yer alan Atipik rahatsızlığında hem zeka hem de davranış bozuklukları görülebilmektedir. Bu tip Otizm, yine de her iki rahatsızlık türünden de farklıdır. Asperger Sendromu’na sahip olan kişilerin gelişim süreçleri ile normal bir bireyin gelişim süreçleri arasında önemli bir fark göze çarpmamaktadır.
Asperger Sendromu Nedir?
Otizm spektrum bozukluğu çeşidi olan Asperger Sendromu Hans Asperger’in çalışmaları sonucunda tanımlanmış ve Otizm rahatsızlığından ayrı tutulmuştur. Otizm’de yer alan konuşma ve dil kabiliyetlerinde herhangi bir sorun çöze çarpmamaktadır. Çocuğun yaşı büyüdükçe sendromun belirtileri kendini daha da belli etmeye başlamaktadır. Çocuk, yaşı ilerledikçe sosyal alanlardan uzaklaşmak istemektedir. Yaş ilerlemesine rağmen çocuğun sosyal yetenekleri gerilemektedir. Yani bu rahatsızlık nedeni ile çocuğun sosyal gelişimi oldukça zayıflamaktadır. Sonuç olarak çocuğun kendi içine kapanması ve iletişiminde problemler meydana gelmektedir. Bu rahatsızlığın neden meydana geldiği de Otizm rahatsızlığı gibi bilinmemektedir. Kişinin bütün yaşamı boyunca yaşanan ve etkilerinin şiddeti farklılaşabilen bir rahatsızlıktır. 2013 yılına gelindiğinde Otizm alt dalı olarak kabul edilmiştir. Rahatsızlığın tanısı kesin olarak; 4 ve 11’li yaşlar arasında koyulabilmektedir. Çocuklardan ziyade yetişkin birine Asperger tanısı koymak oldukça güçtür. Bu rahatsızlıkta da erken tanı, son derece önemlidir.